Zülfü Livaneli Okurlarıyla Buluştu: Söyleşinin Büyüleyici Anları ve Yeni Ufuklar

Zülfü Livaneli ile büyülü söyleşi: okurlarıyla buluşmanın etkileyici anları ve yeni ufuklar keşfi. İlham veren sohbet, merak uyandıran anlar.

Zülfü Livaneli Okurlarıyla Buluştu: Söyleşinin Büyüleyici Anları ve Yeni Ufuklar
REKLAM ALANI
Yayınlama: 04.10.2025
A+
A-

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 15. kez düzenlediği Antalya Kitap Fuarı, Türkiye’nin edebiyat ve kültür hayatında sessiz ama kök salan bir buluşma sayfasını daha açtı. Atatürk Kültür Merkezi (AKM) ve Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi’nin birleşik atmosferinde başlayan fuarın açılışında, salonun tıklım tıklım dolu olması, ziyaretçilerin edebiyatı günlük hayatın merkezine taşıma arzusunu net biçimde ortaya koydu. Zülfü Livaneli, bu özel günde sadece bir söyleşi için değil, aynı zamanda Türkiye’de edebiyatın toplumsal dönüşüm gücünü hatırlatan bir konuşmanın da konuşlandırıcısı oldu. Livaneli’nin son kitabı “Bekle Beni” üzerine yaptığı açıklamalar, bir yandan direnişin ve dayanışmanın, bir yandan da umudun dillere kazınmış sesi olarak kaydedildi. “Derinden bir edebiyatçı insan insana inanır. İnsanın yüreğindeki cevhere inanır. Bir gün insanlık bu karanlığı yenecek, biliyorum” sözleri, izleyicilerin zihinlerinde uzun bir süre yankılandı.

Fuara katılanlar için bu yılın teması “Kitapla umuda, adalete, özgürlüğe…” olarak belirlenmişti ve bu tema fuarın atmosferine içten gelen bir enerji kattı. Salonda, yazarlar, çevirmenler ve genç okurlar, kitapların sadece birer sayfa olmayıp toplumsal değişimin itici gücü olduğunu konuştu. Livaneli’nin konuşması sırasında, edebi üretimin toplumsal duyarlılığı nasıl yükselttiğini, bir yandan gözlemleyen bir ayna diğer yandan da hareket üretici bir güç olarak nasıl işlediğini dinleyicilerle paylaştı. “Edebiyatın toplumu dönüştürme etkisi” temasını işleyen söyleşi, katılımcıların sorularıyla daha da zenginleşti ve salondaki enerjiyi yükseltti. AKM’nin tıklım tıklım dolması, şehrin bu tür kültürel etkinliklere olan açlığını fiili olarak göstermekle kalmadı, aynı zamanda Antalya’nın bir kültür başkenti olma yönündeki iddiasını perçinledi.

Moderatör Serhat Kaya’nın yönlendirmesiyle ilerleyen sohbet, Livaneli’nin edebiyatla toplum arasındaki bağı derinleştirme çabasını gözler önüne serdi. Livaneli, Antalya’nın kendisi için özel bir yere sahip olduğunu belirterek, “Bu şehirle olan bağım, müzikle başlayan bir yolculuğun edebiyatla devam etmesiyle güçlenmiştir” dedi. Şehrin güneşi, sahnede konuşulan kelimelerle bir kez daha salonu aydınlattı. Bu buluşmada sadece bir yazarın zevkle okuyucuya ulaşması değil, aynı zamanda bir kentin kendini nasıl inşa ettiği konusunda da kısa ve net bir ders verildi.
“Bir gün insanlık bu karanlığı yenecek” diyen Livaneli, yalnızca bir romanın değil, bir kültürün de direniş manifestosu olduğuna vurgu yaptı.

Günün ilerleyen saatlerinde fuarın diğer önemli yüzleri de sahne aldı. Nilay Şanlı, Zekiye Yüksel ve Ecmel Tayfun Bozoğlu gibi isimler, kitap imza standlarında hayranlarıyla buluşurken; Nasuh Mahruki gibi seçkin konuklar da doğayla ve macera dolu yaşam öyküleriyle gençlerle bir araya geldi. 15. Antalya Kitap Fuarı yalnızca bir yazarla sınırlı kalmayan, çok yönlü bir kültürel portre çizdi. Sözlü ve yazılı kültürün birleştiği bu alan, Antalya’nın kültür merkezi olma hedefinin altını bir kez daha çizdi.
Bu yılki fuarın arka planında yatan dinamikler ise, “kültür ekonomisi” kavramını da gündeme taşıdı: kitapseverler, imza günlerinden, söyleşilere kadar her tür etkinliği deneyimlerken, yerel yönetimin sanat ve kültüre verdiği değerin somut bir karşılığını gördüler.
Beyaz Haber Ajansı (BYZHA) kaynaklı haberler, fuarın geniş katılımlı ve içten bir atmosferle ilerlediğini teyit ediyor.

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.