Hamsi Festivali’nde renkli başlangıçlar ve denizden gelen büyüleyici anlar: lezzet, coşku ve mizah dolu bir deniz yolculuğu sizleri bekliyor.
Keçiören Belediyesi ile Rizeliler Federasyonu’nun iş birliğinde düzenlenen ve Doğu Karadeniz mutfağının ve kültürel mirasının kutlandığı bu özel buluşma, Keçiören Fatih Stadı’nda heyecan verici bir coşkuyla başladı. Etkinliğin açılışında belediye başkanı Dr. Mesut Özarslan, elindeki sıcak hamsiyi konuklarla paylaşarak ziyaretçilere hoş geldiniz dedi. Bu eşsiz başlangıç, banliyö atmosferinde Karadeniz’in misafirperverliğini ve sofraların sıcaklığını bir araya getirerek katılımcılara unutulmaz bir gastronomi deneyimi sunmayı amaçladı.
“Hep birlikte kültürümüze sahip çıkacağız” mesajıyla konuşmasına başlayan Özarslan, Karadeniz’in bu ülkenin milli ruhunu yansıtan önemli bir bölge olduğunun altını çizdi. “Yiğit, vatansever insanlar ve kadim geleneklerle yoğrulmuş Karadeniz kültürü, ülkemize değer katıyor. Biz Keçiören’de bu kültürü yaşatmak ve tanıtmak için her zaman destekçileriniziz. Etkinlik yalnızca bir gastronomi şöleni değil; aynı zamanda birlik, beraberlik ve kardeşlik buluşmasıdır. Horonun ritmiyle, kemençenin ezgisiyle ve muhabbetin sıcaklığıyla Karadeniz’in ruhu Keçiören’de hayat buluyor. Bizim belediyecilik anlayışımız, sadece altyapı hizmetiyle sınırlı değildir; milli ve manevi değerlerimizi yaşatmak da ana görevlerimizdendir.”
“Hep birlikte coşacağız” mesajını paylaşan Ankara Rizeliler Federasyonu Başkanı İdris Kansızoğlu ise bu birlikteliğin altını çizdi. “Keçiören Belediye Başkanımız Sayın Mesut Özarslan’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. On gün sürecek olan hamsi ve muhlama ikramlarımızla Karadeniz’in enerjisini yaymaya devam edeceğiz. Tulum ve kemençe eşliğinde düzenlenecek horonlar, katılımcılara unutulmaz anlar yaşatacak. Tüm Ankaralılar ile Karadenizli hemşehrilerimizi festivalimize davet ediyoruz.”
Lezzet ve eğlence bir arada başlığıyla devam eden gün, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayıp renkli görüntülere sahne oldu. Gün boyu sahnede horon gösterileri, tulum ve kemençe performanslarıyla Karadeniz sazları adeta etrafı sararken, sahnede Aşık Zeki ve Faik Pala gibi sanatçılar dinleyicilerin kulaklarını adeta tozlu geçmişin melodilerine götürdü. Bu buluşma, Karadeniz mutfağının vazgeçilmezleri olan muhlama, mısır ekmeği ve tereyağlı mısır unu yemekleri gibi lezzetleri misafirlerin damaklarına taşıdı ve ziyaretçilere yöresel tatlar konusunda zengin bir panorama sundu.
Karadeniz havası Keçiören’de yaşanacak kısmında festivalin sadece bir yemek şöleni olmadığı, aynı zamanda müziğin ve dansların da kültürel bir köprü kurduğu vurgulandı. Ziyaretçiler için hazırlanan programlar, Karadeniz’e özgü dokumalar, ahşap ürünler ve el emeği işlerle dolu sergileri kapsamış durumda. Yöresel ezgilerle dolup taşan sahneler, ziyaretçilere hem damak tadı hem de görsel bir şölen sunarken, horon ekiplerinin enerjisi meydanı sarsacak kadar yoğundu. Ankaralılar, Karadeniz’in renklerini ve ritimlerini şehrin kalbinde hissederek günlük yaşamlarının stresinden arınma fırsatı buldular.
Birçok ilin kültürüne ev sahipliği yapılacak bölümünde, 3–12 Ekim tarihleri arasında Rize, Artvin, Trabzon, Gümüşhane, Bayburt, Giresun ve Ordu’nun yöresel yemekleri, el sanatları ve folklorik değerleri Keçiören’e taşındı. Festival boyunca Karadeniz’e özgü dokumalar, ahşap ürünler ve el emeği eserler ziyaretçilerin beğenisini toplarken, bu kültürel zenginlikler muhteşem bir sergi atmosferi yarattı. On gün sürecek olan bu gastronomi ve kültürel etkinlikler, Keçiören’i Karadeniz’in renkli ve sıcak bir yansıması haline getirdi.
Ekiple, halkla kurulan bağlar bu tür etkinliklerin sadece mutfak kültürünü paylaşmaktan ibaret olmadığı, aynı zamanda toplumlar arası diyalogu güçlendirdiğini gösterdi. Aileler, gençler ve çocuklar, yöresel oyunlar, danslar ve hikayelerle Karadeniz’in zengin mirasını keşfetme fırsatı buldu. Bu tür buluşmalar, yerel ekonomiyi canlandırırken kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktarılmasını da sağlıyor.
Kaynak: Beyaz Haber Ajansı (BYZHA) – Bu haber, Karadeniz mutfağını ve kültürel mirasını kelebek etkisi gibi geniş kitlelere ulaştıran bir etkinlik olarak dikkat çekti. Festivalin kapanışında da aynı coşkunun ve sıcaklığın sürmesi temenni edildi.